9 Kutu Modeli Şirketinize Hangi 4 Alanda Katma Değer Sağlar?
Gelişim, liderlik, bağlılık ve verimlilikte fark yaratan 9 kutu modeli örnekleri.
İnsan kaynakları dünyasında bazı modeller vardır; basit görünür ama doğru uygulandığında organizasyonun kaderini değiştirecek kadar güçlüdür. 9 Kutu Modeli de tam olarak böyle bir araçtır. Performans ve potansiyeli tek bir matriste buluşturarak hem bugünü hem de geleceği aynı anda görmenizi sağlar.
Bugün birçok şirkette 9 kutu hâlâ yalnızca “yıllık değerlendirme toplantılarında kullanılan bir tablo” olarak algılanıyor. Oysa bu model, doğru veriyle ve dijital araçlarla desteklendiğinde; yetenek yönetiminden liderlik gelişimine, çalışan bağlılığından operasyonel verimliliğe kadar pek çok alanda ciddi bir katma değer yaratır.
Bu yazıda, 9 Kutu modelinin şirketlere 4 temel alanda nasıl somut fayda sağladığını, sahadan örneklerle ve İK profesyoneli perspektifiyle ele alacağız.
9 Kutu Modeli Kısaca Nedir?
9 Kutu modeli; çalışanları performans ve potansiyel düzeylerine göre üçer seviyede değerlendirerek toplamda dokuz farklı kategoriye ayıran bir yetenek yönetimi aracıdır.
Performans: Bugün işi ne kadar iyi yapıyor?
Potansiyel: Gelecekte daha büyük roller üstlenebilir mi?
Bu iki soruya birlikte yanıt verebildiğinizde, yalnızca bugünün yıldızlarını değil, yarının liderlerini de net biçimde görebilirsiniz.
1. Alan: Gelişim – Doğru Çalışana Doğru Gelişim Yatırımı
9 Kutu faydaları denildiğinde ilk ve belki de en somut katkı, gelişim alanında ortaya çıkar.
Sorun nerede başlıyor?
Pek çok şirkette eğitim ve gelişim yatırımları eşit dağıtılır. Herkes aynı eğitimleri alır, aynı programlara dahil edilir. Ancak ihtiyaçlar hiçbir zaman eşit değildir.
9 Kutu modeli neyi değiştirir?
9 Kutu modeli sayesinde:
Yüksek potansiyel – yüksek performans çalışanlar için hızlandırılmış gelişim programları
Potansiyeli yüksek ama performansı henüz istenen seviyede olmayanlar için koçluk ve destek
Performansı yüksek ama potansiyeli sınırlı çalışanlar için uzmanlık ve derinleşme yolları
net biçimde ayrıştırılabilir.
Sonuç:
Gelişim bütçesi doğru yere harcanır. Çalışanlar “herkes için aynı” değil, kendileri için anlamlı gelişim planlarıyla karşılaşır. Bu da hem gelişim hızını hem de memnuniyeti artırır.
2. Alan: Liderlik – Geleceğin Liderlerini Bugünden Hazırlamak
Liderlik boşlukları genellikle beklenmedik anlarda fark edilir:
Bir yönetici ayrılır, yeni rol açılır ve “bu pozisyona kimi getireceğiz?” sorusu panik yaratır.
9 Kutu modeli burada nasıl değer katar?
9 Kutu, liderlik potansiyelini yalnızca performansa bakarak değil; öğrenme çevikliği, stratejik düşünme ve davranışsal yetkinliklerle birlikte ele alır. Bu da gerçek bir liderlik havuzu oluşturmayı mümkün kılar.
Kimler 1–2 yıl içinde liderliğe hazır?
Kimler için gelişim planı yapılmalı?
Hangi pozisyonlar için yedekleme riski var?
Bu sorular, tahminle değil potansiyel analizi ile yanıtlanır.
Somut katkı:
Şirketler dışarıdan lider aramak yerine, içeriden yetiştirdiği liderlerle büyür. Bu hem kültürel uyumu hem de sürdürülebilirliği güçlendirir.
3. Alan: Bağlılık – Çalışanın Görüldüğünü Hissetmesi
Çalışan bağlılığı çoğu zaman soyut bir kavram gibi konuşulur. Ancak bağlılığın temelinde çok net bir duygu vardır:
“Görülüyorum ve geleceğim planlanıyor.”
9 Kutu modelinin bağlılığa etkisi nedir?
9 Kutu modeli, çalışanlara şunu net biçimde hissettirir:
Performansım fark ediliyor
Potansiyelim konuşuluyor
Benim için bir yol haritası var
Özellikle yüksek potansiyel çalışanlar için bu çok kritiktir. Çünkü bu grup, en hızlı kopan ve en zor tutulan yetenek grubudur.
Yanlış yapılan ne?
Potansiyeli yüksek çalışanlara net gelişim mesajı verilmediğinde, bu kişiler şirket dışında fırsat aramaya başlar.
Doğru uygulama ne kazandırır?
9 Kutu ile desteklenen şeffaf ve adil değerlendirme süreçleri, bağlılığı güçlendirir ve yetenek kaybını azaltır.
4. Alan: Verimlilik – İK ve Yönetici Zamanını Geri Kazanmak
9 Kutu modelinin belki de en az konuşulan ama en önemli katkılarından biri operasyonel verimliliktir.
Manuel süreçlerin maliyeti
Excel dosyaları, uzun toplantılar, subjektif yorumlar… Bunların hepsi hem İK’nın hem de yöneticilerin zamanını tüketir.
Dijital 9 Kutu yaklaşımı ne sağlar?
Dijital platformlar sayesinde:
Performans ve potansiyel verileri otomatik toplanır
Çalışanlar matrise anında yerleştirilir
Yönetici toplantıları daha kısa ve daha net olur
Karar alma süresi ciddi şekilde kısalır
Sonuç:
İK ekipleri operasyonel işlerden kurtulup daha stratejik alanlara odaklanır. Yöneticiler ise uzun tartışmalar yerine veriye dayalı kararlar alır.
PAA: Sık Sorulan Sorular
9 Kutu modeli her şirkete uygun mu?
Evet. Ölçekten bağımsızdır. Küçük şirketlerde daha pratik, büyük şirketlerde daha stratejik şekilde uygulanabilir.
9 Kutu modeli subjektif değil mi?
Davranışsal veriler, performans sonuçları ve dijital analizlerle desteklendiğinde subjektiflik ciddi ölçüde azalır.
9 Kutu sadece yıllık mı kullanılmalı?
Hayır. En yüksek fayda, yıl boyunca güncellenen “canlı” bir 9 Kutu yaklaşımıyla elde edilir.
Sorwe Perspektifi: 9 Kutu Modelini Gerçek Bir Değer Aracına Dönüştürmek
Sorwe, 9 Kutu modelini yalnızca bir değerlendirme tablosu olmaktan çıkarır; yaşayan bir yetenek yönetimi aracına dönüştürür.
Sorwe ile:
Performans ve potansiyel verileri tek platformda birleşir
9 Kutu yerleşimleri otomatik güncellenir
Yüksek potansiyel çalışanlar erken tespit edilir
Gelişim ve yedekleme planları veriyle desteklenir
Yönetici ve İK kararları netleşir
Bu sayede 9 Kutu modeli, organizasyonun dört temel alanında gerçek ve ölçülebilir katma değer üretir.
Sonuç: 9 Kutu Bir Matris Değil, Stratejik Bir Kaldıraçtır
Gelişim, liderlik, bağlılık ve verimlilik…
9 Kutu modeli doğru kurgulandığında, bu dört alanda aynı anda etki yaratabilen nadir İK araçlarından biridir.
Önemli olan modeli kullanmak değil; doğru veriyle, doğru zamanda ve doğru amaçla kullanmaktır.