İnsan Analitiği ile Verimliliği | Önümüzdeki 10 Yılın İK Trendleri

24 Şubat 2022 | 5 Dakika
user Sorwe
Önceki içerik
İnsan Stratejisi Nedir? İK Stratejisi ile İnsan Stratejisi Farklılıkları Nelerdir?
İnsan Analitiği ile Verimliliği | Önümüzdeki 10 Yılın İK Trendleri

Geleceğin İnsan Kaynakları Gündemi: İnsan Analitiği ile Verimliliği

Pandemiden sonra her departmanda olduğu gibi insan kaynaklarında da işler bir hayli değişti. Ancak en önemli kaynağın insan olduğu düşünüldüğünde insan kaynaklarındaki değişim tüm çalışanları doğrudan etkiledi. Bu değişimle başa çıkmak artık aranan yetkinlikler arasında yerini almaya başladı.

Peki değişimle birlikte gelen yeni yetkinlikler, yeni teknolojiler, yeni iş kolları İK gündeminin ajandasını nasıl değiştirdi? Bu değişime göz atmadan hemen önce İK gündemine göz atalım.

2021'de İK: Neredeydik?

Dış Kaynak Kullanımında Artış

İnsan kaynaklarında dijitalleşmenin en büyük sonuçlarından birisi dış kaynak kullanımının artması oldu. Zamandan ve efordan tasarruf sağlayarak tüm süreçlerin optimize bir şekilde çalışmasına fayda sağlayan İK teknolojileri, dış kaynakların büyük çoğunluğunu oluşturuyor. İK teknolojilerinin kullanımı ile kurum içi İK departmanlarında küçülmeler gözlemlenebiliyor. Özellikle mobil uyumlu İK teknolojileri sayesinde artık çalışanlar tüm süreçlerini tek bir platform üzerinden takip edebiliyor, İK yöneticileri ise manuel işlemlere ihtiyaç duymadan çalışan yönetimini yapay zeka tabanlı analizler ile gerçekleştirebiliyor.

 

Temel Yetkinlikte Değişimler

İş planları ve uzun vadeli hedefler artık CHRO'ları içeriyor. Metrik analizi de temel İK görevlerinin bir parçası. Çoğu çok uluslu şirkette, stratejik planlama temel bir İK yetkinliği olarak ele alınıyor. İşe alımlarda ya da çalışan değerlendirmelerinde aranan yetkinlikler pandemiyle birlikte değişime uğradı. Belirsizlikle başa çıkma, değişime adapte olma, krizle baş edebilme gibi yetkinliklere sahip olma süreçte büyük avantaj sağlıyor. 

 

Uzaktan Çalışmaya Kalıcı Geçiş

Şirketler, COVID-19'dan çok önce uzaktan çalışmaya uyum sağlamaları gerektiğini anladı. Bu günümüzde artık bir numaralı İK konusu. Uzaktan çalışma pandemiyle birlikte zorunlu olarak hayatımıza giren bir yenilik olsa da bu yeniliğin geçici değil kalıcı olması oldukça muhtemel. Birçok şirket uzaktan çalışma modelini hala devam ettiriyor. Ofiste alışılanların aksine uzaktan çalışma insan yönetiminde yepyeni kuralları beraberinde getiriyor. İK ajandalarının gündemindeki maddeler uzaktan çalışmaya adapte ediliyor.

 

Küresel İK'yı Değiştirecek Trendler Nelerdir?

1. Uzaktan Çalışmaya Adaptasyon : Yeni normalden itibaren artık İnsan Kaynakları profesyonellerinin uzaktan çalışmaya daha fazla odaklanması ve tüm süreçleri uzaktan çalışmaya adapte etmesi gerekecek. Uzaktan çalışırken de şirket içi iletişimin sağlanması, geri bildirim kültürünün yaratılması, performans yönetiminin kontrolü ve sürekli öğrenme ve gelişim kültürünün yaratılması da önceliklendirilmesi gereken konular arasında yerini alacak.

Yeni İK'nın uzaktan çalışmaya daha fazla uyum sağlaması gerekecek. Eğitim ve geliştirme çabaları daha özel hale getirilecek ve uzaktan erişilebilir hale gelecek.

2. Veri Yönetimi ve Yapay Zeka : Yapay zeka tabanlı analizler ile İK süreçlerinizde manuel yürütülen işler artık zaman ve enerji kaybını önleyecek. Aynı zamanda çalışanlarınızın tüm deneyimlerinin veri olarak işlendiği ve bu verilere göre kişiselleştirilmiş bir insan yönetimi anlayışının hakim olduğu bir gelecek çok da uzak görünmüyor. Bu kesinlikle gelecekteki en önemli İK trendlerinden birisi. Yapay zekanın insanların yerini alacağına dair korkulara rağmen, İK bundan büyük fayda sağlayacak. Büyük veri, CHRO'ların değer ve verimlilik katmasına yardımcı olacak ve İK Chatbot'ları giderek daha önemli hale gelecek.

3. İnsan Analitiği: Küresel kuruluşlar artık verileri şu amaçlarla kullanma ihtiyacını kabul ediyor: İşe alımları yeniden değerlendirmek, beceri boşluklarını, yetenek arzını ve talebini bulmak. Birçok şirket giderek artan bir şekilde Tahmine Dayalı Analitiklere odaklanıyor. İK artık “ne oldu ve neden?” diye sormuyor. İK artık “ne olacak?” gibi soruları yanıtlıyor.

4. Çalışan Deneyimi: Gerçekten de İK'nın geleceği, çalışan deneyimi tarafından belirlenir. Çalışan bağlılığı araçları, rekabet avantajı yaratmak için yeniden tasarlanacak. Çalışan deneyimi platformlarını kullanmak da kurumsal iş sonuçlarıyla doğrudan bağlantılı hale gelecek. Çalışan deneyimini güçlendirmek isteyenler tüm araçları ayrı ayrı platformlardan da elde edebilecek. Ancak bir önceki maddede bahsettiğimiz gibi insan analitiliğinin önem kazanması ile veri öncelik haline gelecek. Tüm çalışan deneyimi araçlarının birbirinden bağımsız platformlardan kullanılması verinin bölünmesine ve bütünselliğini yitirmesine sebep olacak. Bu nedenle tüm çalışan deneyimi araçlarını tek bir noktada toplayan platformlar bu seçimlerde öne çıkacak.

5. Siber Güvenlik: Artan veri kullanımı ile gelecekte İK, büyük siber güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya kalacak. Veri gizliliğini ve çalışan gizliliğini ele almak için yeni siber güvenlik kuralları geliştirilecek. Çünkü uzaktan kurulan altyapının güvenliği, hiç bu kadar önemli olmamıştı.

6. Evden ve Her Yerden Çalışma İmkanı:Yeni nesil çalışanlar sadece evden çalışmayacak, her yerden çalışabilecek. Hibrit çalışma model ve mobil iş gücü için çalışma alanlarında, ofislerde ve alt yapıda yeni çözümler geliştirilmesi gerekecek.

7. Etkili İletişim: İletişim, beden dili ve yorumlamayı içerir. Uzaktan çalışma nedeniyle bu önemli unsur ortadan kalkmak üzere. Bunu görmezden gelmek, eksik iletişim ve yanlış anlamalara yol açabilir. İK, etkili iletişimi sağlayan prosedürler geliştirmeli. Uzaktan da olsa çalışanların birbirleriyle kolaylıkla iletişim kurabileceği alanları genişletmeli. Burada bahsedilen iç iletişim aslında sadece anlık konuşmaları değil, takdir ve teşekkürleri, özel gün kutlamalarını, öneri paylaşımlarını içeriyor. Yani İnsan Kaynakları profesyonelleri, şirket içi iletişimin etkili olması için kapsamlı ve mobil uyumlu bir iç iletişim aracına ihtiyaç duyacak gibi görünüyor.

 

İnsan Analitiği ile Verimliliği ile 5 Yılda İK’nın Geleceği

Yakın geleceğe odaklanarak 5 yıllık bir İK planı yapacak olursak şunları ön görebiliriz:

Değerlendirme Sistemi: 2027'de İK'da hiper-kişiselleştirilmiş bir performans değerlendirme sistemi olması muhtemel görünüyor. Geleneksel yıllık değerlendirmelerin yerini gerçek zamanlı performans raporları ve kişiselleştirilmiş koçluk alacak. Çalışan becerileri de ilgi odağı olacak ve çalışanların "benzersiz özellikleri" daha çok takdir edilecek.

Geleceğin İK Liderliği: Fütürist bir liderlik anlayışına odaklanmak önemli olacak.

İnsan Sermayesini Artıran Dijital Uzmanlık: Yeni teknoloji ve sorumlulukları birleştiren dijital İK ekosistemi hem yeni başlayanlar hem de şirketler için gerekli. Çalışan başına gelir yaklaşımını biliyor musunuz? 2027'de bu, "çalışan başına değer" yaklaşımına dönüşecek.

Dijitalleşme: Yapay zeka ve İK'yı derinlemesine ele aldık. Ve şimdi bu noktayı tekrar vurgulamak istiyoruz: İK liderlerine, dijital dönüşümün sadece süreçleri iyileştirmede değil, şirket değerini ortaya çıkarmakta da faydalı olduğunu söyleyebiliriz.

 

Gelecek İçin Dikkate Alınması Gereken Temel Unsurlar

İK'nın geleceğini ve öngörülen iş sorumluluklarını gördükten sonra, işte gelecek için bazı temel unsurlar.

  • Artık manuel dönemi bitiyor. Manuel işlemlerin başarısız olduğunu söylemiyoruz. Ancak otomasyon kadar verimli ve kullanışlı değiller. Kağıttan ve Excel'den kurtulmanın zamanı geldi. Manuel iş akışları, iş büyümesini engeller. Strateji konusunda zaman kazanmak için çalışan deneyimi ve bordro araçlarına yatırım yapın. Bu araçların seçiminde birbiriyle entegre olmalarına dikkat edin. Tüm süreçlerin yönetimini ekstra kolaylaştıracaktır.
  • Uygulama dünyası patlama yaşıyor. Aklınıza gelebilecek her işin bir uygulaması var. Bu nedenle, özelleştirebileceğiniz ve şirket değerlerinizi yansıtabileceğiniz uygulamalara yer açmaya başlayın.
  • “Konuşan” çalışan arayüzleri, katılımı ve dikkati sürekli kılıyor. Chatbot’lar, insan ilişkilerini sürdürerek uzaktan çalışmayı kolaylaştırıyor. Emojiler ve sanal semboller insan doğasının yerini alamaz, ancak bağlantıların korunmasına yardımcı olabilirler.
  • İK süreçlerinizi daha esnek hale getirin ve israfı azaltın. Çalışanlara ve departmana daha fazla güç vererek değer katan işlere odaklanabilirsiniz.
  • Adaleti korumak için karar ve uygulama yanlılığını azaltın. Teknoloji ve analitiği kullanmak hem adaleti artıracak hem de işleri daha keyifli hale getirecek.
  • Çalışan katılımı hayati önem taşır. İyi bir arayüz, çalışanları motive edebilir. Katılımı artırmak için Çalışan Deneyimi aracınızın mutlaka Slack gibi iletişim araçlarıyla entegre olmasına özen gösterin.

 

Tüm trendleri kısaca özetlememiz gerekirse; dijitalleşmeden kaçış yok. Her alanda olduğu gibi artık insan yönetiminde de analitikler konuşacak. Bir çalışanınızın tüm deneyimlerinin tek bir noktada toplanarak veriye dönüştürülmesi ve bu veri ile çalışanınıza kişiselleştirilmiş bir yol haritası çizilmesi en önemli İK konusu haline gelecek. Sorwe geleceğin iş dünyalarını şekillendirmek için çıktığı bu yolculukta insan odaklı yönetim anlayışını ele alıyor. Çalışanlarınızı ve kurumunuzu geleceğe hazırlamak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

insan analitiği ile verimliliği
Sonraki içerik
Yöneticiler ve Çalışanlar Arasındaki İletişimi Geliştirmenin 6 Etkili Yolu
Önerilen İçerikler

Dijital Çalışan Deneyimi Platformu

Bağlı, motive ve gelişen takımlar için ihtiyacınız olan tüm araçlar.
Ücretsiz deneyin
Kurulum gerektirmeden kendi demo hesabınızı oluşturun.
15 dakikada Sorwe’i tanıyın
Müsait olduğunuz zamanı belirleyin, size Sorwe’i uygulamasını anlatalım.